31 Mart yerel seçimleri öncesi görülen durgunluk sanıyorum bugüne kadar hiçbir seçimde görülmedi.
Adaylar daha yeni yeni sokaklara çıkmaya başladı. Buna rağmen öyle büyük gürültüler çıkartacak toplantılar yok ortada.
Her şey son derece sessiz sedasız gidiyor.
Sebeplerini düşününce, Cumhur ittifakının adayları vatandaşın ekonomiden duyduğu rahatsızlığın kendileri üzerinde oluşturacağı olumsuzluğa fırsat vermemek için bugüne kadar hiç olmadığı kadar sessiz ilerliyorlar. Sanki seçim değil de gel geç bir oylama olacakmış gibi tavırları.
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın eli bu konuda zaten çok rahat.
Onun sessizliğini anlayabilmek daha mümkün.
Büyükakın bırakın rakibini ya da muhalefeti eleştirmeyi, makamında otursa, hiçbir yere çıkmadan seçim kazanacak ortam el birliği ile oluşturuldu kendisine.
Onu bu durumundan dolayı anlayabiliriz ama ya diğerleri? Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin ya da diğer ilçelerin adaylarından da öyle elle tutulur bir hareket göremiyoruz. Ne Cumhur ittifakından ne de diğerlerinden.
Bu konuda AKP adına bayrağı taşıyan tek isim İzmit Belediye Başkan adayı Muharrem Tutuş. AKP İzmit İlçe Başkanı ve ekibiyle en azından Manav köylerini geziyor.
O da İzmit Belediye Bakanı Fatma Kaplan Hürriyet gibi camilerde cemaatle buluşuyor. Ancak Tutuş da İzmit Belediye Meclisinde olduğu kadar hararetli ve agresif değil. Daha naif ilerlemeye çabalıyor.
Mesela geçtiğimiz günlerde Kulfallı köyüne yaptıkları ziyarette ‘Bizde kavga yok, kaos yok, kardeşlik var, sevgi var’ demiş Muharrem Tutuş, işte siyaset tam da böyle bir şey.
Dün kendi yaptıklarını unutup bugün başkasına yamamaya çalışma sanatı haline geldi. Oysa Tutuş AKP İzmit Belediye Meclisi Gurup Başkan Vekilliği yaptığı zamanlarda meclisteki kavga ve kaosu oluşturan birkaç ismin başındaydı.
Bugün köylerde kavgasız, kaossuz, kardeşlik ve sevgi ile yönetilecek bir belediye sözü veriyor.
Aslında fotoğrafa bu tarafından baktığınızda Muharrem Tutuş haklı. Neden haklı? Çünkü AKP İzmit Belediyesini Muharrem Tutuş Başkanlığı ile kazanırsa kendilerine muhalefet yapacak, kaos ve kavgalar başlatacak halleri yok.
Bundan dolayı da ve tabi ki başkanlıkla birlikte meclis çoğunluğunu da ellerine alırlarsa kavga ve kaos da olmayacak, akıllı ve kurnaz siyasetçi vaadi yani.
AKP, Cumhur ittifakı üyeleri ile birlikte 5 yıl boyunca İzmit Belediye Meclisinde Fatma Kaplan Hürriyet ve Millet ittifakı meclis üyelerine hep muhalefet oldu.
Belediyeyi birlikte yönetmek yerine, yönettirmemek, önlerine engeller koyarak İzmit Belediyesini yeniden AKP’ ye kazandırabilmek adına ciddi girişimlerde bulundular. Üstelik bunu yalnızca Muharrem Tutuş yapmadı.
Cumhur ittifakı meclis üyelerinin neredeyse tamamı el birliği ile yaptı. Mesela hiç kimsenin unutmadığı AKP İzmit Belediyesi Meclis üyesi eski Diyanet mensubu olan Şener İnce’nin ‘Fatma Kaplan Hürriyet camiye ayakkabı ile girdi’ söylemi ve bu söylemin gazetelere manşetlerden girmesi unutulmadı.
Bu açıklamanın iki sene sonrasında yine İzmit Belediye Meclisindeki bir tartışmada yine Şener İnce’nin kendi ağzıyla ‘Biz orasının cami olmadığını bilmiyor muyduk?’ demesi itiraf gibiydi.
Aynı meclis üyeleri Muharrem Tutuş önderliğinde İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in belediye araçlarını kiralamaktan vazgeçip satın almak için yetki istediğinde istemiyoruz diyerek muhalefet etmeleri. Aradan yıllar geçtikten sonra olur vermeleri ile İzmit Belediyesinin yaklaşık 300 milyon lira zarara uğraması da bu karanlık muhalefetin bir sonucuydu.
İzmit Belediye Başkanı Hürriyet hemen her basın toplantısında Tutuş ve arkadaşlarının mecliste altını bir türlü dolduramadıkları iddialar için İzmit Belediyesine hemen her gün yeni bir müfettişin geldiği ancak onların da bir şey bulamadan gittiğini söyledi. Açılan davalardan İzmit Belediyesi hep haklı olarak çıktı dedi. Cumhur ittifakı gurubunu da bu söylemleri hiç yalanlamadı.
Bunları niçin yazdım? Çünkü bugün bu kenti yönetmeye talip olan Muharrem Tutuş şayet İzmit Belediye Meclisinde olmamış olsaydı, yani yukarıda yazdıklarımda payı, katkısı, etkisi olmamış olsaydı bunları yazmazdım. Fakat ‘Bizde kavga yok, kaos yok, kardeşlik var, sevgi var’ diye yaptıklarınızın tam tersini vaat ederseniz bu halkı kandırmaya yönelik bir söylem olur. Doğru olmaz.
