1. Haberler
  2. Yaşam
  3. Cengiz Bayırlı ile ABD’de Gayrimenkul Yatırımına Bakış

Cengiz Bayırlı ile ABD’de Gayrimenkul Yatırımına Bakış

featured
0
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

ABD gayrimenkul pazarı, küresel ölçekte yatırımcıların ilgisini çeken en büyük ve en çeşitli piyasalardan biri olmayı sürdürüyor. Ancak bu pazar, yüzeysel verilerle değerlendirildiğinde yanıltıcı olabilecek kadar geniş ve heterojen bir yapıya sahip. Aynı ülke sınırları içinde, birbirinden tamamen farklı yatırım dinamiklerine sahip şehirler ve bölgeler bulunuyor. Bu nedenle ABD’de gayrimenkul yatırımı, genel trendlerden çok yerel koşullar üzerinden okunması gereken bir alan olarak öne çıkıyor.

Bu noktada sahaya hâkim isimlerin değerlendirmeleri önem kazanıyor. Uzun yıllardır Miami merkezli çalışan Cengiz Bayırlı, ABD emlak pazarını tek bir bütün olarak ele almanın yatırımcıyı yanlış yönlendirebileceğini savunan isimlerden biri. Bayırlı’ya göre ABD’de doğru yatırım, “ülke seçimi”nden çok “bölge ve şehir seçimi” meselesi. Ekonomik büyüme, istihdam hareketleri ve nüfus artışı gibi faktörler, emlak piyasasında belirleyici rol oynuyor.

ABD emlak pazarında öne çıkan temel unsur, talebin büyük ölçüde iç göçle şekillenmesi. İş olanaklarının arttığı, şirket yatırımlarının yoğunlaştığı ve yaşam koşullarının cazip olduğu şehirler, doğal olarak daha fazla nüfus çekiyor. Bu durum, konut ihtiyacını artırırken kira piyasasını da canlı tutuyor. Buna karşılık, ekonomik büyümenin sınırlı olduğu bölgelerde emlak değerleri daha durağan bir seyir izleyebiliyor. Bu ayrışma, yatırımcıların genelleme yapmasını zorlaştıran ama doğru analizle fırsat yaratabilen bir yapı sunuyor.

Miami Neden Ayrı Bir Yerde Duruyor?

ABD içinde son yıllarda öne çıkan şehirlerden biri de Miami. Şehir, uzun süre turizmle özdeşleştirilmiş olsa da, bugün çok daha farklı bir ekonomik profile sahip. Finans, teknoloji, sağlık ve uluslararası ticaret alanlarındaki gelişmeler, Miami’nin emlak talebini tek bir sektöre bağımlı olmaktan çıkarmış durumda. Bu çeşitlilik, konut talebinin dönemsel dalgalanmalara karşı daha dirençli olmasını sağlıyor.

Miami’deki bu dönüşümü yakından takip eden Cengiz Bayırlı, şehrin cazibesinin yalnızca kısa vadeli getirilere dayanmadığını, asıl önemli unsurun talep sürekliliği olduğunu vurguluyor. Nüfus artışı, iş gücü hareketliliği ve uluslararası bağlantılar, Miami’de emlak piyasasının temel taşıyıcıları arasında yer alıyor. Bu yapı, yatırımcılar açısından daha öngörülebilir bir zemin oluşturuyor.

Miami’nin bir diğer özelliği ise tek tip bir yatırım modeli sunmaması. Şehir merkezi, iş ve yaşam dengesini önceleyen projelerle öne çıkarken; sahil bölgeleri ve yeni gelişim alanları farklı beklentilere hitap ediyor. Bu durum, yatırımcının hedefini netleştirmesini zorunlu kılıyor. Kimi yatırımcı kira gelirini öncelerken, kimi daha uzun vadeli değer artışına odaklanıyor. Miami’de bu iki yaklaşımı da destekleyen farklı bölgeler bulunuyor.

ABD’de Gayrimenkul Yatırımına İlginin Arkasındaki Nedenler

ABD emlak pazarına olan ilginin artmasında birkaç temel neden öne çıkıyor. Bunlardan ilki piyasanın büyüklüğü ve likiditesi. ABD, gayrimenkul alım-satım işlemlerinin yoğun olduğu, yatırımcıların gerektiğinde pozisyon değiştirebildiği bir pazar yapısına sahip. Bu durum, emlağı yalnızca uzun vadeli bir varlık değil, aynı zamanda esnek bir yatırım aracı hâline getiriyor.

İkinci neden ise ABD’de gayrimenkulün, uzun vadeli bir değer saklama aracı olarak algılanması. Tarihsel veriler, bazı bölgelerde emlak değerlerinin ekonomik dalgalanmalara rağmen istikrarlı bir seyir izlediğini gösteriyor. Bu algı, portföyünü çeşitlendirmek isteyen yatırımcılar için ABD’yi cazip kılıyor.

Miami özelinde bakıldığında ise uluslararası yapı belirleyici bir rol oynuyor. Şehir, farklı ülkelerden gelen talebi aynı anda barındırabilen nadir merkezlerden biri. Cengiz Bayırlı, bu çok kültürlü yapının emlak piyasasında talep çeşitliliği yarattığını ve bunun uzun vadede önemli bir avantaj sağladığını ifade ediyor. Talebin tek bir ülke veya yatırımcı grubuna bağlı olmaması, piyasanın daha dengeli ilerlemesine katkı sunuyor.

Genel Bir Çerçeve

ABD emlak pazarı, doğru okunduğunda geniş fırsatlar sunan; yanlış okunduğunda ise karmaşık ve riskli olabilen bir yapı barındırıyor. Bu nedenle yatırım kararlarının, yüzeysel ülke verilerinden ziyade şehir ve bölge bazlı analizlerle desteklenmesi gerekiyor. Florida ve özellikle Miami gibi bölgeler, bu geniş pazar içinde öne çıkan örnekler arasında yer alıyor.

Sonuç olarak ABD’de gayrimenkul yatırımı, kısa vadeli bir hamleden çok, planlama ve analiz gerektiren uzun vadeli bir süreç olarak ele alınmalı. Cengiz Bayırlı gibi bölgeyi sahadan tanıyan isimlerin de altını çizdiği üzere, yatırımın başarısı büyük ölçüde doğru lokasyon seçimi ve beklentilerin gerçekçi biçimde belirlenmesine bağlı.

 

Cengiz Bayırlı ile ABD’de Gayrimenkul Yatırımına Bakış
+ - 0

Giriş Yap

Korkusuz Kocaeli ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!